IMDB:
7,8
Rotten
Tomatoes: %
86
Manalı
Filmler: 9,5
“Hayat Çok Güzel” son derece önemli bir konuyu gündeme getiriyor, üstelik ana karakterinin trajedisini anlatmakla yetinmeyip diğer insanların (annesi gibi birkaç kişi hariç) onu sevmeye bile yanaşmadıklarını, hatta ona eşya muamelesi yaptıklarını gösteriyor
Tamer
Baran
1989
yapımı “My Left Foot / Sol Ayağım”, (en büyük 3 ödül de
dahil olmak üzere) 5 dalda Oskar'a aday gösterilmiş ve başrol
oyuncuları Daniel Day Lewis'le Breanda Flicker'e bu önemli ödülü
kazandırmıştı. Tüm dünyada ilgi gören bu film, beyin felci
(serebral palsi, SP) hastası Christy Brown'ın gerçek öyküsünü
ekranlara taşıyordu.
Bu
Polonya filmi de gerçek bir SP hastasının iç dünyasına
götürüyor bizleri. Çocukluğundan
başlayarak iç sesini dinleterek, hayli zeki ve duyarlı biri
olduğunu anlamamızı sağlıyor. Aslında bizler
gibi, sevinci hüznüyle, geniş imkanları olan, dolu bir hayat
sürebilecek Mateusz'un
hastalığından kaynaklanan kısıtlamalar
onu bir trajedi kahramanı yapmaya yeterli. Seyahat edemiyor örneğin,
cinselliği yaşamıyor, tek başına kitap bile okuyamıyor... Fakat
bir sorun daha var: Neredeyse yeni binyıla kadar SP hastaları
zihinsel özürlü sanıldığı için 30'lu yaşlarına gelene kadar
Mateusz bu yaygın yanlıştan payını alıyor, çevresindeki her
şeyi aslında anladığını kimseye anlatamıyor. Duyarlı bir
doktor sayesinde, özel bir kitap aracılığıyla başka insanlarla
iletişim kurabildiğinde
ilk kurduğu cümle “Ben bitki değilim” oluyor.
Uzun
lafın kısası “Hayat Çok Güzel” son derece önemli bir konuyu
gündeme getiriyor, üstelik ana karakterinin trajedisini anlatmakla
yetinmeyip diğer insanların (annesi gibi birkaç kişi hariç) onu
sevmeye bile yanaşmadıklarını, hatta ona eşya muamelesi
yaptıklarını gösteriyor.
Bu
iç burkan filmi kurarken Maciej
Pieprzyca önemli bir karar almış: İç ses aracılığıyla üst
düzey bir özdeşleşme sağlarken, Mateusz'un evde ve hastanede
yaşadıklarına sadece tanık olmamızı istemiş. Çoğu sahnenin
tek bir açıdan çekilmiş olması, filmin etkisini çok artırıyor,
işlenen temaların seyirciye ulaşmasını kolaylaştırıyor.
Pieprzyca'yı bu zor anlatım biçimini üstün başarıyla
uygulayabildiği için kutlamak gerek.
Tabii
ki ana karakteri canlandıran Ogrodnik başta olmak üzere belli
başlı tüm oyuncuları da... Ki onlardan biri, Mateusz'un babasını
oynayan Arkadiusz Jakubik, örneğin
“The
Dark
House / Dom Zly”de
de izlediğimiz olağanüstü bir yetenek...
Ödülleri:
12
ödül ve 5 adaylık
Meraklısına:
Filmin
orijinal ismi “Yaşamak İstiyorum” anlamına geliyor.
Filmin
fragmanını izlemek ve seyirci yorumlarını okumak için buraya
tıklayınız.
Chce
sie zyc / Life Feels Good / Hayat Çok Güzel
Yazan-Yöneten:
Maciej
Pieprzyca
Oyuncular:
Dawid
Ogrodnik
(Mateusz), Dorota Kolak (Mateusz'un annesi), Arkadiusz Jakubik
(Mateusz'un babası), Helena Sujecka (Matylda), Mikolaj Roznerski
(Tomek), Kamil Tkacz (çocuk Mateusz)
Yapımcı:
Wieslaw
Lysakowski
2013
Polonya yapımı, 112 dakika
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder