Alıntı

Toplumsal hayat bizi doğadan kopardı, onunla yeniden bütünleşmek zorundayız. “Ağaca sarılan hippi” imajını kastetmiyorum, onda yanlış bir şey yok da, demek istediğim, bir psikolojik ve ruhsal evrimin çok gerektiği. Şimdiki hayat tarzımızla ilgili en büyük sorunun ruhsallık eksikliği olduğunu düşünüyorum…

Julian Goldberger ("Şahin"in yönetmeni)

29 Nisan 2010 Perşembe

Sweet Rain

IMDB: 6.9
Manalı Filmler: 6.0

Uzakdoğu’dan Azrail teması üzerine ilginç bir deneme… Ünlü melek bu kez uzun saçlı, yakışıklı bir genç adam... Yanında siyah bir köpek var ve ikisi telepatik iletişim kurabiliyorlar… Sıranın kimde olduğunu öğrendiğinde bulunduğu alemdeki bir kapıdan, dünyada arzu ettiği bir yere geçiyor, “aday”ın hayatını inceleyip onu götürüp götürmeyeceğine karar veriyor.

Senaryonun en ilginç yönü de zaten bu: Azrail’i sadece bir emir kulu olarak değil, hüküm verme yetkisi bulunan, kararı etkileyebilen bir görevli olarak tasarlamışlar. Nitekim filmde işlenen ilk vakada, hayatı boyunca albüm yapmayı düşlediğini öğrendiği Kazue’yi “hayat amacı tamamlanmadığı için” almıyor, filmdeki tüm öyküler tamamlandığında genç kızın yaşlılığını bile gördüğünü öğreniyoruz.

Azrail’in ilgilendiği üç vakadan, yani üç öyküden oluşan “Sweet Rain” iyi niyetli bir deneme, ama yeterince başarılı değil. Finalde tüm öykülerin birbirine bağlanması ilginç, fakat doğrusu senaryoda bundan başka ilginç bir öğe de maalesef yok.

Bu türden temaları işleyen eserlerin çok daha zekice yazılması gerektiği kanaatindeyim. Bergman başyapıtı “Yedinci Mühür”ü biliyorken böyle bir Azrail filmini beğenmek çok zor…

Sweet Rain / Suwîto rein: Shinigami no seido
Yönetmen: Masaya Kakei
Senaryo: Masaya Kakei, Hirotoshi Kobayashi (Kotaro Isaka'nın romanından)
Oyuncular: Takeshi Kaneshiro (Chiba), Manami Konishi (Kazue Fujiki), Sumiko Fuji (Kazue), Mitsuru Fukikoshi (Kentaro Oomachi)
2008 Japonya yapımı, 113 dakika.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder