Alıntı

Toplumsal hayat bizi doğadan kopardı, onunla yeniden bütünleşmek zorundayız. “Ağaca sarılan hippi” imajını kastetmiyorum, onda yanlış bir şey yok da, demek istediğim, bir psikolojik ve ruhsal evrimin çok gerektiği. Şimdiki hayat tarzımızla ilgili en büyük sorunun ruhsallık eksikliği olduğunu düşünüyorum…

Julian Goldberger ("Şahin"in yönetmeni)

11 Mayıs 2010 Salı

Körlük

IMDB: 6.7;
Allmovie: 2.5/5 yıldız
Rotten Tomatoes: % 41
Manalı Filmler puanı: 9.0

“City Of God / Tanrı Kent” ile son yılların en önemli sinema süprizlerinden birini gerçekleştiren Brezilyalı yönetmen Meirelles, yeteneğine uygun ilk başyapıtı “Körlük” ile verdi. Portekizli Nobel ödüllü ünlü yazar Jose Saramago’nun romanından uyarlanan film, belirsiz bir kentte, nedeni anlaşılamayan bir virüs yüzünden insanların kör olması üzerine gelişen olayları işliyor. Virüsten etkilenmeyen tek kişi olan Doktor’un Karısı, diğerlerine yardımcı olmaya çalışıyor.

Cannes Film Festivali’nin açılış filmi olarak gösterilen eser, körlüğü bir simge olarak kullanarak insanların maddi değerlere olan düşkünlüğünü eleştiriyor.

Çok iyi yazılmış, çekilmiş ve oynanmış, inanılmaz başarılı bir film; mutlaka izlenmesi gereken işlerden…

Ödülleri:
Kanada Eleştirmenler Birliği’nce “Yılın En İyi Filmi” seçildi. Ayrıca Julianne Moore, Amerikan Bilimkurgu, Fantezi, Korku Filmleri Akademisi’nce “En İyi Bilimkurgu Film” dalında Saturn Ödülü’ne aday gösterildi (2009).

Seçme replikler:
Doktor’un Karısı: “Körlükten daha korkutucu olan tek şey, görebilen tek kişi olmak.”

Göz bantlı adam: “Adını bilmesem de içindeki seni tanıyabilirim. Ve bu gerçek kimliğimizdir”

Göz bantlı adam: “O anda, her şey normale dönüyordu. İlk o kör olmuştu, belki de hepimiz sırayla görmeye başlayacaktık. Bu sefer, gerçekten görebilecektik.”

Blindness / Körlük
Yönetmen:
Fernando Meirelles; Senaryo: Don McKellar (Jose Saramago'nun "Ensaio Sobre a Cegueira" isimli romanından); Yapımcılar: Andrea Barata Ribeiro, Niv Fichman, Sari Friedland, Sonoko Sakai; Oyuncular: Mark Ruffalo (Doktor), Julian Moore (Doktor'un karısı), Danny Glover (Göz bantlı adam), Yusuke Iseya (ilk kör olan adam), Yoshino Kimura (ilk kör olan adamın karısı), Gael García Bernal (Üçüncü Koğuşun Kralı), Sandra Oh (Sağlık Bakanı); 2008 Kanada, Brezilya, Japonya ortak yapımı, 121 dakika; Gösterim tarihi: 5 Haziran 2009; DVD firması: Tiglon / Focus.

3 yorum:

  1. çok iyi filmleştirilmiş bir kitap bence, harika bir roma. Jose abinin diğer kitapları da harika ayrıca ve harika filmler çıkarabilir , mesela : ölüm bir varmış bir yokmuş...yine de şunu düşünüyorum doktorunkarısı yerine olsam kötü adamları daha önce imha edebilirim sanırım, o kadar dayanmak çok mümkün gelmiyor bana

    YanıtlaSil
  2. Filmin en önemli yönü de orasıydı bence Denizciğim, "herkes her an elinden gelenin en iyisini yapar" gerçeğini vurguluyordu... Öte yandan dileğine katılıyorum, keşke diğer Saramago romanları da perdeye aktarılsa.

    YanıtlaSil
  3. filmi seyretmedim henüz. ama şu anda kitabını okumaktayım. ve filmde geçiyor mu bilmiyorum ama kitaptan en etkilendiğim bölümlerden birini eklemek istedim ben de.

    Korku, insanı kör eder, dedi koyu renk gözlüklü genç kız.

    Haklısınız, gözlerimiz görmemeye başlamazdan önce bizler zaten kör olmuştuk, korku bizi kör etmişti. Aynı korku yüzünden körlüğümüz sürüp gidecek.

    Konuşan kim, dedi doktor.

    Bir kör, diye yanıt verdi ses. Sıradan bir kör, buradakiler gibi...

    Bunun üzerine gözü siyah bantlı yaşlı adam sordu; körlüğün tam olarak var olabilmesi için, kaç kişinin kör olması gerekir?

    Bu soruya kimse yanıt veremedi.

    YanıtlaSil