Alıntı

Toplumsal hayat bizi doğadan kopardı, onunla yeniden bütünleşmek zorundayız. “Ağaca sarılan hippi” imajını kastetmiyorum, onda yanlış bir şey yok da, demek istediğim, bir psikolojik ve ruhsal evrimin çok gerektiği. Şimdiki hayat tarzımızla ilgili en büyük sorunun ruhsallık eksikliği olduğunu düşünüyorum…

Julian Goldberger ("Şahin"in yönetmeni)

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Güvenli

IMDB: 6,9
Allmovie: 4,5/5 yıldız
Manalı Filmler: 8,5

İnsanı hem sinemasal, hem de düşünsel açıdan bu kadar tatmin eden çok az film çıkıyor sevgili okur.

“Safe” adına “uygarlık” dediğimiz nesneyi eleştiriyor, ama abartmadan, sulandırmadan, aksine çok ölçülü bir yaklaşımla… Bu açıdan film, Henry Bean’in 2007’de yönettiği -ama “Safe” kadar başarılı olmayan- “Noise”u hatırlatıyor.

Hayata ve insanlara karşı mesafeli, kendi halinde bir ev hanımı olan Carol ansızın hastalanıyor, baş ağrısı, burun kanaması, zafiyet gibi belirtiler olmasına karşın bir teşhis konamıyor. Bir bütünsel şifa kliniğinin yetkililerinden “çevre hastalığına” tutulduğunu öğreniyor. Bedeni kimyasallara tepki vermektedir ki bu da Carol’ın artık büyük şehirde yaşayamayacağı anlamına gelir…

İyileşme süreci Carol’ın hayatı nasıl algıladığı ve sonuçta nasıl yaşadığı konusunda bilinçlenmesini sağlayacaktır…

Konusundan anlaşıldığı gibi “Safe”, çok önemli meseleleri işliyor, filmin başarısı da öncelikle buradan geliyor zaten, o önemli temaları tam bir yetkinlikle işlemesinden, en küçük bir açık vermemesinden. Matematiksel açıdan bu kadar iyi tasarlanmış ve kotarılmış bir senaryoya uzun süredir rastlamamıştım doğrusu.

Ve ikincisi, Haynes’in yaklaşımı çok olgun, son derece dengeli… Oyunculuklardan kamera açılarına, filmin ciddiyetini zedeleyebilecek en küçük bir çapak bile yok, her şey mükemmel…

Rejideki sakin ama bilinçli yaklaşım, senaryodaki çift anlamlılığı daha etkili hale getiriyor: İlk bakışta film, insan bedeninin bağışıklık sisteminden söz ediyor, daha derinde yatan anlam ise modern yaşantı sonucu oluşan ruhsal açlıkla ilişkili.

Kanımca bu filmin en önemli yanı da bu: Ruhsal temaları çağdaş toplumsal yaşantının içinden derlemesinde, günümüzün meselelerinden söz etmesinde…

Ödülleri:
En İyi Film, Yönetmen, Senaryo ve Kadın Oyuncu dallarında Indipendent Spirit ödülü adaylığı.

Seçme replikler:
Şifa Kliniği’nin Tanıtım Filminden: “Gündelik yaşam içinde her gün 60.000 kimyasal maddeye maruz kalıyoruz. Bunların sadece %10'u zararlılık açısından test edilmiştir.”

Dr. Reynolds: “Temizlenmek için kendine içinde yaşayabileceğin bir alan yaratmalısın. O alan senin güvenli bölgen olacak. Vücudundaki yüklemeyi önemli ölçüde azaltan, zehirden arındırılmış bir alan. Bazıları için bu hava geçirmez, porselen kaplı, buzdolabı gibi bir bölgedir. Kimileri içinse, bir sığınak, evlerinin içinde, iyi bir havalandırmaya sahip, boş bir odadır.”

Carol: “Artık makyaj da yapamıyorum. Gözlerimi yakıyor, hastalanıyorum. Sanırım bu durumun tek iyi yanı var. O da insanı yiyecekler ve kimyasallar, aslında her şey hakkında bilgi sahibi yapıyor. Ama, ne olursa olsun, beni eskiden olduğumdan daha uyanık hale getirdi.”

Peter Dunning: “Sizinle bu akşam bir yansımayı paylaşmak istiyorum. Dış dünyanın pozitif ve özgür bir görüntüsü… Aynen burada yarattığımız dünya gibi… Çünkü dış dünyaya bir sevgi mekânından, affedici bir ortamdan baktığımızda dışarıda gördükleriniz içinizde hissettiklerinizin yansımasıdır… Çevremde neler görüyorum?.. Çevreciliğin arttığını görüyorum. Ve bütünsel öğretinin... Uyuşturucu kullanımı ve fuhuşta azalma olduğunu görüyorum… Dış dünyada tüm bu pozitif olayları görüyorum çünkü gördüğüm şey küresel bir değişimdir... Tıpkı içimde gerçekleşen değişim gibi.”

Claire: “Buraya ilk geldiğimde yürüyemiyordum bile. Evim Michigan'da kimyasal üretim yapan bir fabrikaya 10 km mesafedeydi. Orası günde 1 ton kimyasal atık sızdırıyordu. Buraya geldiğimde tek yapabildiğim Güvenli Odada öylece oturmaktı... Ve her gün, her saat kendime aynada bakıp şunu söylüyordum: 'Claire... Seni seviyorum. Seni gerçekten seviyorum'… Bir ay sonra, odadan çıkabilir hale geldim... Ve kısa süre sonra da yürüyordum. Benim için tüm bu olanlar bir mucizeydi çünkü elimde hiçbir şey kalmamıştı. Yani hiçbir maddi şey... Geriye kalan tek şey bendim.”

Peter Dunning: “Gazete okumayı bıraktım. Televizyon haberlerini de izlemiyorum artık. Medya içimizi karartıyor. Yaklaşımları ölümcül, çok negatif... Sonunda onlara ihtiyacım olmadığına karar verdim. Ve böylece bu negatif dürtüyü dönüştürüp zararsız hale getirdim. Çünkü eğer hayatın bu kadar yıpratıcı ve yıkıcı olduğuna inansaydım bağışıklık sistemim de buna inanacaktı.”

Steve: “Hastalandım çünkü aşırı dozda ilaç kullanıyordum.”
Peter Dunning: “Neden bağımlı hale gelmiştin?”
Steve: “Sanırım kendimi sevmememin yarattığı acıyı bastırmaya çalışıyordum… Aslında kendimden nefret etmemin…”

Peter Dunning: “Hastalığına neden olan neydi Joyce?”
Joyce: “Sanırım oğlum hastalandıktan sonra ben kendimi hasta ettim. Çünkü suçluluk duygusuyla doluydum. Onun başına gelenlerin benden kaynaklandığını düşünüyordum. Onu o okula gönderen bendim. Onu o ortama ben sokmuştum.
Peter Dunning: “Yani kendini cezalandırıyordun.”

Peter Dunning: “Marilyn?
Marilyn: “Ben çocukken feci biçimde yaralanmıştım... Yani ruhsal olarak... Ve bunu yıllar boyu bastırdım, yaşanmamış saydım. Ve birdenbire çok hastalandım.”
Peter Dunning: “Neden sence?”
Marilyn: “Sanırım bir şeylerin yanlış gittiğini kendime anlatabilmek için… Ve bundan en çok zarar görenin ben olduğumu kendime anlatmak için. Onu affetmemem nedeniyle.”
Peter Dunning: “Teşekkürler, Marilyn… Hastalık ne olursa olsun, bağışıklık sistemi zarar gördüyse bunun nedeni, olanlara bizim izin vermemizdir... Bunu da şu anda senin gösterdiğin öfkenin benzeriyle yapmışızdır.”

Safe / Güvenli
Senaryo ve yönetim: Todd Haynes
Yapımcılar: Christine Vachon, Lauren Zalaznick
Oyuncular: Julianne Moore (Carol White), Peter Friedman (Peter Dunning), Xander Berkeley (Greg White), Susan Norman (Linda), Kate McGregor-Stewart (Claire), Mary Carver (Nell), Steven Gilborn (Dr. Hubbard), April Grace (Susan)
1995 ABD, İngiltere ortak yapımı, 119 dakika.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder